Dünya'da ülkeleri için mücadele eden liderler arasnda ismiyle ülkesinin ismini özdeletirmi çok az lider vardr. Yaser Arafat bunlardan biridir. Mütevaz bir hayat, sade giyim, hayranlk uyandran bir cesarete sahipti. Hakknda e deerde olumlu ve olumsuz yaz yazlan tek liderdir. Her hareketi övüldüü kadar eletirildi. Onu, Filistin direniinde banda kefiyesi, yüzünde hüzün, endie ve tebessüm karm bir ifade, üzerinde haki renkli elbisesi, belinde tabancasyla tandk.
Yaser Arafat, El-Fetih'den FKÖ'ye kadar uzun bir mücadele sürecinden sonra Bat eria ve Gazze'de snrlar belirlenmi bir Filistin otoritesi oluturdu. 1996'da Filistin Ulusal Yönetimi Devlet Bakan oldu.
Kendisini 30 Austos 1982'de FKÖ savaçlaryla birlikte Beyrut Trabluam'dan gemilere binerek Tunus'a doru yola çkt günden beri izlemekteydim.
Tanklm merhum cumhurbakanmz merhum Turgut Özal'n teklifiyle Ocak1993'de Senegal'in bakenti Dakkar'da toplanan slam Konferans Örgütü'nün 6. slâm Zirvesi Geniletilmi Bakanlk Divan toplantsnda oldu.
Konferansa katlmak üzere Bosna-Hersek Cumhurbakan merhum Alija zetbegoviç'i Cenevre'den alp Dakkar'a geçmitim. Yol boyunca Alija ile Bosna sorunu üzerine konutuk. Bizim Bosna ile ilgili önerilerimizi anlattm.
Toplantnn iki gündem maddesi vard: birincisi Bosna-Hersek'teki Srp igali ve katliamlar, dieri Filistin sorunu idi.
O günlerde ikinci dünya savandan sonra Avrupa'nn ortasnda en büyük katliamlar Bosna-Hersek'te yaplyordu. Bizim gündemimiz Bosna idi.
Araplarn gündemi Yaser Arafat'n önerdii srail'in sürgün ettii ve Lübnan-srail arasnda tampon bölgede 'Geri Dönü Kamp' adyla anlan kampta bulunan 450 Filistinliydi.
Oylama sonucunda gündeminin birinci maddesi Geri Dönü Kamp'ndaki Filistinliler ve ikincisi Bosna sorunu oldu. Benim için büyük bir hayal krklyd. Akam lobisinde otururken Yaser Arafat'n geçmekte olduunu gördüm. Arkasndan 'Sayn Bakan' diye seslendim. Durdu yanna gittim, kendimi takdim ettim, büyük bir heyecanla Bosna'da olanlar anlattm.
'Her gün saldrlar sonucu yüzlerce sivil insan yaralanyor, öldürülüyor, on binlercesi topraklarnda sürülüyor, Camiler, iyerleri ve evler yaklyor, yklyor. Filistinlilerin yaadnn bir benzerinin imdi Bosnallar yayor. Bu toplantda sadece Bosna konuulmalyd ve sadece Bosna ile ilgili kararlar alnmalyd. Ayrca Filistin'le ilgili baka bir zirve yaplmalyd ' dedim.
Yaser Arafat, hüzünlü bir tebessümle bana bakt. 'Haklsnz orada büyük bir insanlk trajedisi yaanyor. Biz Filistinliler, bütün kalbimizle Bosna halknn yanndayz. Bu konuda ne yaplacaksa kesinlikle destek vereceiz. Geri Dönü Kamp'ndaki arkadalar bizim için son derece önemli. Onlarn da sorunlarnn konuulmas gerekirdi.' dedi ve ayrld. Uzun bir süre arkasndan baktm. Adeta bir milletin vatan edinme mücadelesinin tarihini görüyordum.
Bir konumasn hatrladm: ' Emin olun bizi ortadan kaldramayacaklar. Yok edemeyecekler! Belki uzun sürecek, ancak sonunda biz kazanacaz.' diyordu.
Yaser Arafat ve Alija zetbegoviç, iki lider de birbirine ne kadar çok benziyorlard. Aalanan, sürgün edilen ve katledilen insanlardan: onurlu, özgürlükleri ve vatanlar için mücadele eden bir millet ina ettiler.
Son bulumamz 2002'de oldu. srail Bat eria'ya saldrp, Ramallah'ta Bakanlk Saray Mukata'da Bakan Arafat' kuatma altna ald günlerdeydi.
O saldrlarda srail, Ramallah, Nablus, Kalkiya, Tulkarm ve Cenin ehirlerine ve kamplara tanklarla girmi binlerce Filistinliyi öldürmü, yaralam ve evsiz brakmt.
Saldrlara kar tavr koymak, Filistin halkyla dayanma içinde olmak ve 'Oslo Süreci' gibi bir 'stanbul Süreci' balatabilmek için Dayanma Vakf Bakan olarak srail üzerinden Kudüs'e gitmitim. Oradan zorlu ve tehlikeli bir yolculuktan sonra Ramallah'a geçtim ve Arafat' kuatma altnda tutulduu Mukata'da ziyaret ettim.
Uzun bir görümemiz oldu. Birçok konuyu tarttk. Bir ara 'Bakan benim olumun ismi de Ammar' dedim. 'artk iki tane Ebu Ammar var' dedi ve gülütük.
Konumalarmzda Babasnn Osmanl Ordusunda zabitken Galiçya'da Ruslara kar savatn anlatt. Türk halkyla Filistin halknn birbirine olan benzerliklerinden bahsetti. Selahaddin Eyyübi Haçllara kar savamak ve Kudüs'ü kurtarmak üzere Kafkaslar ve Anadolu'dan bölgeye insan getirdiini söyledi. Muhtemelen o insanlar bugünkü Filistinlilerdir dedi. Kudüs'e döndüünde El Halil kapsndaki mezarda medfun Muhammed Çelebi el-Nakka'a selam söyle ve benim adma Mescid-i Aksa'da namaz kl dedi.
Bir gün kaldktan sonra yanndan ayrldm. Bu Arafat'la son görümemiz oldu.
2002 ylndan sonra iki yl akn bir süre srail Ordusu tarafndan Mukata'da zorunlu ikamete tabi tutuldu. Bu esnada hastaland ve komaya girdi. Tedavi olmak üzere Fransa'ya götürüldü müdahaleler sonuç vermeyince 11 Kasm 2004'te 75 yanda öldü. O günlerde otopsisi yaplmad.
Bir müddet sonra srail tarafndan zehirlenerek öldürüldüü iddia edildi. Öldüünde elbiselerinde yüksek oranda ölümcül radyoaktif polonyum 210 maddesi bulunmu. Bu günlerde üphelerin kaldrlmas için mezarnn açlmasna ve otopsi yaplmasna karar verildi.
Görevi banda ölen liderlerin ölümü hep kukuludur. Bu lider Arafat'sa kukuya gerek yok.
http://yenisafak.com.tr/Yazarlar/?i=33488&y=SuleymanGunduz